Kadınların/genç kızların öznelliklerini gündelik yaşam içinde deneyimlemesi ve kadınlık rollerinin gerek ev içinde gerekse evin dışındaki sosyal yaşam alanında yeniden ve yeniden üretilerek kültürel söylemler aracılığıyla aktarılması önemli bir sosyal problem olarak karşımıza çıkmaktadır. Cinsiyet kimliklerinin ev içinden başlayarak sosyal yaşama doğru biçimlenişi kadınların/genç kızların gündelik deneyimlerini, sosyal statülerini, kendini ifade etme biçimini, sosyal ve kişisel beğenilerini şekillendiren bir süreçtir. Buradan yola çıktığımızda çalışma iki temel amaç üzerinde odaklanmaktadır. Bunlardan birincisi, 18-24 yaş aralığındaki genç kızların öznel kimliklerinin belirlenmesinde etkili olan aile içi ilişkiler yoluyla üretilen rol beklentilerinin ne şekilde aktarıldığı sorunsalıdır. İkincisi ise aile içi kültürel söylemleri genç kızların nasıl yorumladıkları ve gündelik hayattaki kendilerine sunulan kadınlık tanımlamalarını hangi bağlamlar çerçevesinde yeniden inşa ettikleri konusunu onların bakış açısıyla ortaya koymaya çalışmaktır. Genç kızlar kişisel anlatılarında gündelik yaşamı nasıl deneyimlediklerini kendi bakış açılarıyla verirken kadınlık kimliğinin çekirdeğini oluşturan ev içi alanı nasıl dönüştürmek istedikleri de geleceğe bir çağrı niteliğini taşımaktadır. Bu amaç doğrultusunda çalışmada nitel araştırmada kullanılan derinlemesine görüşme tekniğinden yararlanılmıştır. Ankara’nın alt ve üst sosyo-ekonomik ve kültürel özelliklere sahip aileleri araştırmanın katılımcı grubunu oluşturmaktadır. Bu iki grup farklı toplumsal sınıfları temsil etmesi açısından önem arz etmektedir. Çünkü toplumsal sınıflar cinsiyet kimliklerinin oluşmasında etken bir role sahiptir. Bu bağlamda bireylerin anlam dünyası kadar o anlamın inşa edildiği yapıyı da tahlil etmek genç kızlara ilişkin bir referans çerçevesi sunacak ve bu iki farklı sınıfsal yapı genç kızların öznel kimliklerinin oluşmasında karşılaştırma imkanı sağlayacaktır. Bu çerçevede yapılan görüşmeler 4’ü alt sosyo-ekonomik ve kültürel özelliklere sahip aileler olmak üzere anne, baba ve genç kızdan oluşan 12 kişi ile diğer 4’ü üst sosyo-ekonomik ve kültürel özelliklere sahip ailelerle anne, baba ve genç kız olmak üzere 12 kişi ile toplam 24 katılımcıyla derinlemesine görüşmeler yapılarak gerçekleştirilmiştir. Görüşmeler tek oturumda tamamlanırken ortalama 5-6 saat sürmüştür. Yapılan görüşmeler katılımcıların izni alınarak ses kayıt cihazına kaydedilmiştir. Katılımcılara açık uçlu soruların yöneltildiği g
That women/young girls experience their subjectivity in daily life and transfer of their feminine roles, reproduced and re-reproduced within social life both outside and in the home, through cultural discourses appear as an important social problem. Configuration of gender identities starting from home towards social life is a process which shape personal and social taste, the form of self-expression, social status and daily experiences of women/young girls. Moving from this point, the study focuses on two major objectives; one of them is the problem of how gender role expectations, produced through intra-familial relations which are effective in the determination of subjective identities of young girls between the ages of 18-24, are transferred. The second one is to put forward through their own perspectives how young girls interpret intra-familial cultural discourses and in which contexts they reproduce the proposed definitions of femininity in the daily life. While young girls present in their accounts how they experience daily life with their perspectives, how they want to transform the space of inside home which forms the core of feminine identity has call to the future quality. For this purpose, in-depth interview technique, used in qualitative researches, has been employed. Families of lower and higher socio-economic and cultural qualities of Ankara comprise the participative group of the research. It is important that the two groups represent different social classes because social classes have an effective role in the formation of gender. In this context, as well as an analysis of the signification world of the in