Batı Türkçesini oluşturan Osmanlı ve Azeri Türkçesi aynı yazı dilinden geldikleri için aralarında çok belirgin farklar görülmemektedir. Asıl farklılaşma Eski Türkiye Türkçesi döneminde başlar ve Osmanlı dönemi dediğimiz XV. yüzyıldan sonra kesinleşir. XVII. yüzyılda bu farklılaşmanın nasıl olduğu dönemin Arap harfli metinlerinin Türkçenin seslerini karşılamadaki yetersizliğinden dolayı tam olarak netlik kazanmamıştır. Osmanlı ve Azeri Türkçesi yapı bilgisi birbirine benzer olmakla birlikte bazı yapılardaki farklılıklar dikkat çekicidir. Bunlardan biri de fiil çekimi konusudur. Bu konuda Osmanlı Türkçesi fiil çekiminden kullanılan eklerin dışında farklı kullanımlar söz konusudur. Fiil çekimlerine dikkat edildiğinde bütün zamanlarda bir farklılık olmadığı bazı zaman eklerinin Türkiye Türkçesinden farklılaştığı görülecektir. Görülen geçmiş zaman eki Türkiye Türkçesiyle anıdır. Tek fark ekin yuvarlak ünlü ile de kullanımının bulunmasıdır. Duyulan geçmiş zaman hem –mış ekiyle hemde –up ekiyle karşılanmaktadır. –Up eki farklı bir kullanımdır. Bu ek kullanıldığında fiil çekimlerinde zamir kökenli şahıs eki kullanılır. Ancak tekil ve çoğul 1. Şahıslar bu eki almamaktadırlar. Çalışmaya konu olan eserde bu zaman eki sadece II. ve III. Tekil kişide kullanılmaktadır. Türkiye Türkçesinde –r, -ır, -ur ekleriyle kullanılan geniş zaman Azeri Türkçesinde –ar eki ile karşılanır. Bu ciddi farklılık metinde kendini göstermektedir. Gelecek zaman eki için hem Türkiye Türkçesinde kullanılan –ecek, -acak eki ile farklı bir ek olan –esi, -ası kullanılır. Türkiye Türkçesinden farklı olan –esi, -ası ekinin metinde sadece 3. Tekil kişi için kullanıldığı görülmektedir. Şimdiki zaman için –(y)Ir, -(y)Ur ekiyle, -makte, -mekte eki kullanılır. İstek kipi, şart kipi yeterlilik kipi Türkiye Türkçesindekiyle aynıdır. Gerek kipinde ise Türkiye Türkçesinden farklı olarak gerek, gerekdür kelimeleri kullanılmaktadır. Bu çalışmada 17. Yüzyılda Azeri Türkçesindeki fiil çekimleri Hikayat adlı eser örneği üzerinde incelenerek dönemin özellikleriyle karşılaştırılmıştır. Böylece Azerice yazılan bu eserle Azeri Türkçesiyle Türkiye Türkçesi arasındaki fiil çekimlerindeki farklılıklar ortaya konulmuştur. Bu çalışma özellikle 17. Yüzyıl Azeri Türkçesi araştırmalarına katkı sağlayacaktır.
There are not so many significant differences between Azeri Turkish and Ottoman Turkish, forming the western Turkish-language version, because of coming from the same written language. The main differentiation begins during the Old Turkey Turkish period and became definite after fifteenth century called Ottoman period. In seventeenth century this differentiation was unclear, due to lack of texts on Arabic letters conveying the sounds of Turkish. The morphology of Ottoman and Azeri Turkish resembles to each other but some differences are remarkable. One of them is verb inflection. On this matter there are different uses of verb suffixes out of the Ottoman Turkish. When conjugations observed it is seen that there is no difference in each tense but there are some time suffixes differ from Turkey Turkish. Past continuous tense suffix is the same as Turkey-Turkish. The only difference is that it also has the use of vowels “o, u, ü, ö”. The past perfect tense is expressed both with suffixes “mış and up”. “up” suffix is a different usage. When this suffix used, pronouns used in conjugations. But there is no use of this suffix with “I and we”. This time suffix is just used with “you, he, she, and it” in this work. The suffixes “-r, -ır and –ur” are used for simple present tense in Turkey Turkish and the suffix “–ar” serves the same purpose. This is a serious difference is observed in the text. For the future tense the suffixes “-ecek and –acak”, which are the same in Turkey Turkish, and different suffixes “-esi and –ası” are used. It is seen that suffixes “-esi and –ası”, which are different from Turkey Turkish, are used with “he, she, it”. For present continuous tense suffixes “–(y)Ir, -(y)Ur, -makte, -mekte” are used. Optative, conditional mood and qualification mode are the same as Turkey Turkish. In necessitative sentences “gerek and gerekdür” words are used as a distinct from Turkey Turkish. In this study, verb inflection in seventeenth Century Azerbaijani Turkic examined on Hikayat as a sample, and compared with characteristics of the period. Thus, by the help of this work written in Azerbaijani, the differences in verb inflection between Azeri Turkic and Turkey Turkish put forward. This study will especially contribute the researches on seventeenth century Azeri Turkish.