İkinci Dünya Savaşı sonrası yeni bir dünya düzeni kurulmuştur. Bu düzenin kurucu aktörleri ABD ve SSCB olmuştur. Her iki devlette kendi siyasi, ekonomik ve askeri düzenlerini dünyaya hakim kılmak için kıyasıya mücadeleye girmiştir. Türkiye’de bu yeni dünya düzeni içerisinde kendi konumunu belirlemeye çalışmıştır. Bu konumun belirlenmesinde SSCB’nin yaklaşımları, ABD ve Batı Avrupa’nın tutumu etkili olduğu gibi Türkiye’nin kuruluşunda tercih ettiği siyasi ve hukuki yapıda etkili olmuştur. Türkiye İkinci Dünya Savaşı’ndan sonraki kurulan iki kutuplu dünya düzeni içerisinde tercihini, ABD’nin kurduğu demokratik, laik ve liberal düzenden yana yapmıştır. Bu çalışmada İkinci Büyük Savaş sonrası dünyanın nasıl bir düzene sokulduğu ve Türkiye’nin bu yapı içerisinde nasıl yer aldığı ele alınmıştır. Böylece içinde bulunduğumuz dünya konjoktürü ile yeniden bir değerlendirme yapılmaya çalışılmıştır.
After World War II, a new world order was founded. The actors in this foundation were The United States of America and the Soviet Union. Both countries made efforts to dictate their political, ecomomic and military oder around the World. Turkey tried to determine its status in this new world order. Besides the USA and Western Europe, Turkey’s political and legal structure he preferred had a significant influence on its foundation. Turkey decided to follow democratic, liberal and secular order the USA founded in the two-polar world order founded after World War II. In this study, how the World order was founded after World War II and the status of Turkey in this order were studied. In this way, the major conjuncture in today’s world was tried to evaluate.