Eğitim ve öğretimde her geçen gün meydana gelen yenilikler öğretmenlerin kullandıkları yöntem ve teknikleri sorgulamasını, çağın getirdiklerine uymayı ve öğrencilerin beklentilerine cevap vermeyi bir zorunluluk haline getirmiştir. Çünkü öğrenciler artık pasif bir alıcı konumunda değil kendi öğrenim süreçlerini yönlendirebilen, yaratıcı fikirler üretebilen ve etkili bir şekilde ders sürecinde rol alan bireyler haline gelmiştir. Bu bağlamda öğrenciye öz düzenleme yapma olanağı veren etkin öğrenme yaklaşımı devreye girmektedir. Etkin öğrenme öğrencinin öğrenme sırasında zihinsel yeteneklerini kullandığı bir yaklaşımdır. Etkin öğrenmede esas olan öğrencinin aktif olmasıdır. Bu çalışmada etkin öğrenme yaklaşımına göre Almanca emir kipinin uygulamalı öğretimi incelenmiştir. Çalışmada öncelikle etkin öğrenme yaklaşımının ne olduğu ve öğretim açısından faydaları açıklandı daha sonra anadilin hedef dilin öğrenilmesi ve öğretilmesine etkisi tartışıldı. Seçilen konunun yapısına göre öğrencilerin derse etkin katılımını sağlayan etkinlikler yaşama yakınlık ilkesi bağlamında düzenlenip uygulandı. Ders uygulamaları 2015-2016 Eğitim ve Öğretim yılında Çukurova Üniversitesi Almanca Öğretmenliği lisans programında öğrenim gören 1. sınıf öğrencileriyle yapılmıştır. Örnek amacıyla öğrenci çalışmalarından bazıları çalışmaya alınarak açıklanmıştır. Uygulamalar sonucunda öğrencilerin derse aktif bir şekilde katıldığı görülmüştür. Öğrenciler etkinliklerle kendi öğrenme süreçlerini düzenleyip kendi ürünlerini hazırlamışlardır. Yapılan etkinliklerde öğrencinin, öğrendiğini günlük hayatta kullandığı bir öğrenme ortamı yaratılarak derse etkin katılım sağlanmıştır. Öğrenciler kendi öğrenmesini yönlendirerek öğrenme sürecini anlamlı hale getirmişlerdir.
The innovations taking place in education and training every other day have made it necessary for teachers to question their methods and techniques they're applying, adapt what the new age brings and also be able to meet the students' expectations. Because students are not as passive-takers anymore; instead they became such i