Farklı medeniyet havzalarında, insanoğlunun fıtri anlatma ihtiyacının bir tezahürü olarak vücut bulan masal, hikâye, mesnevi gibi anlatıların zahirde arz ettiği çeşitliliğe rağmen özde büyük bir benzerlik sergilediği görülür. Özellikle halletmesi gereken pek çok müşkülü bulunan bir kahramanın tehlikelerle dolu macerasını işleyen anlatılarda, sembollerin arkasına gizlenmiş müşterek bir lisanın varlığı dikkat çeker. Bu müşterek lisana göre kahramanın sonsuz bir çeşitlilikle dikkatlere sunulan macerası, ‘ayrılış-erginlenme-dönüş’ şeklinde, bir çevrim dâhilinde yinelenir. Oldukça farklı şekillerle fakat aynı anlam katmanları içerisinde sürekli yinelenmesinden dolayı ‘kahramanın sonsuz yolculuğu’ olarak da nitelendirilen bu macerada içsel yahut dışsal nedenlerle kendisine yöneltilen çağrıya olumlu cevap veren kahraman, kendini gerçekleştirmek üzere bilinen dünyasından uzaklaşarak olağanüstü güçlerle mücadele edeceği, tehlikelerle dolu bir mekâna adım atar. Bu gizemli mekânda yaşadığı tecrübelerle olgunlaşan kahraman, elde ettiği simgesel ödülle yeniden ayrıldığı mekâna döner. İnsanlığın ortak değerlerini bünyesinde toplayan kahramanın, ‘kahramanlık mitosu’ olarak ifade edilen ‘ayrılış-erginlenme-dönüş’ şeklindeki sonsuz yolculuğunun mitlerde masallarda destanlarda olduğu gibi mesnevilerde de yinelendiğini görmek mümkündür. Bu makalede Cem Sultan tarafından nazma çekilen Cemşîd ü Hurşîd Mesnevisi’nin kahramanı olan Cemşîd’in macerası kahramanın sonsuz yolculuğu bağlamında çözümlenmeye çalışılmıştır.
In different platforms, though tale, story and mesnevi formed of a manifestation of the needing to tell of humankind apperantly presents