Tarih, sadece geçmişin bilgisinden ibaret değildir. Tarih, geçmişten hareketle geleceğin inşasının bugün gerçekleştirilen eylemlerden oluştuğunun bilincine varma meselesidir. Bu temelde, 15 Mayıs 1919 İzmir’in işgali ile başlayıp, 24 Temmuz 1923 Lozan Antlaşması ile sona eren Millî Mücadele önemli bir tarih aralığıdır. Müdafaa-ı Hukuk hareketi ülkede yerel olarak kendini göstermiş olmakla birlikte bu hareketi, iktidara yönelik ülke çapında meşrutiyetçi bir akım haline getiren Mustafa Kemal Paşa ve grubu olacaktır. “Kurtuluş Savaşı” kavramı, olayların yaşandığı 1919-1923 yıllarında kullanılan “İstiklâl Harbi” veya “Millî Mücadele” kavramını tam karşılaması mümkün gözükmemektedir. Her ülkenin kurtuluş mücadelesi olabilir. Ancak, Türkiye’nin Mondros Mütarekesi sonrası içine düştüğü durum oldukça farklıdır. Türkler, bu dönemde hürriyetini tamamen kaybetmemiş, bir esirlik veya sömürge dönemi yaşamamıştır. Mücadele, esirlikten kurtulmak için değil esarete düşmemek için verilmiştir. Millî Marşın adı “İstiklal Marşı”, Millî Mücadele gazilerine verilen madalya “İstiklal Madalyası”dır. İstiklâl, “kendi başına olma, kimseye bağlı bulunmama” demektir. Millî devleti inşa etmek için silahlı mukavemete girişilen, mücadelenin doğal adı da “İstiklâl Harbi” olmuştur.
History is not just the knowledge of past events. History is virtually the comprehension of the fact that our future is buit on our past through what we do today. On this basis, Turkish National Struggle starting with the occupation of İzmir (Smyrna) on 15 May 1919 and ending with the Treaty of Lausanne on 24 July 1923 was an important historical period. “Kurtuluş Savaşı” (War of Liberation/Emancipation) does not fully correspond to the notions of “İstiklâl Harbi” (War of Independence) or “Millî Mücadele” (National Struggle) between 1919 and 1923. Every country can experience a war of liberation but the case of Turkey after the Armistice of Mudros was quite different. Turks did not lose their freedom completely and did not experience any state of captivity or colonisation. Turkish National Struggle was not set out for liberation from captivity, but for not getting under captivity. Therefore, Turkish National Anthem is called “İstiklal Marşı” (Independence March) and the medal awarded to war veterans of Turkish National Struggle is called “İstiklal Madalyası” (War of Independence Medal). Istiklal means “one’s being on his own, not being tied to anything or anybody” in Turkish. The name of the struggle with an armed resistance to found the national state is naturally “İstiklal Harbi”.