Ermeniler, Osmanlı İmparatorluğu’nun hâkimiyetinde yüzyıllar boyunca Türkler ile bir arada yaşamışlardır. Tarihsel süreç içerisinde bu bir arada yaşamın neticesi olarak iki toplum arasında birtakım sosyo-kültürel münasebetler gelişmiştir. Bunlardan birisi de dil alanında yaşanan etkileşimdir. Osmanlı coğrafyasında yaşayan Ermenilerin, 13. yüzyıldan itibaren yoğun bir şekilde Türkçe ile ilgilenmiş ve bu sahada çok sayıda Türkçe eser meydana getirdiklerine şahit olunmaktadır. Türk dilini adeta kendi öz dilleri gibi benimseyen Ermeniler, bu alanda çok sayıda eser vermenin ötesinde sahasının öncüsü kabul edilen eserlere imza atarak Türk dilinin gelişimi noktasında önemli bir konumda yer almışlardır. Bu çalışmalar, hem Ermenilerin yönetim ile olumlu münasebetlerinin hem de toplumun kültürel hayatı içerisindeki konumlarının tespiti noktasında önemli verilerdir. Ayrıca Ermenilerin bu çalışmaları Türkler ile Ermeniler arasındaki köklü ilişkileri göstermesi bakımından da dikkate değer veriler olarak görülebilir. Bu çerçevede, Osmanlı İmparatorluğu döneminde Türk dilinin gelişimine katkı sunan çok sayıda Türkolog Ermeni yetişmiştir. Söz konusu Ermeni müelliflerin; Türk dilinin yanı sıra Ermenice, Arapça, Farsça, Fransızca ve Almanca gibi birçok dile de hâkim oldukları görülmektedir. Bu alanda önemli çalışmaları ortaya koyan söz konusu şahsiyetlerin tanınması ve Türk dilinin gelişimine sundukları katkının ortaya konulması gerektiğine inanıyoruz. Bu noktadan hareketle, bu çalışmamızda; Artin Hindoğlu, Retyos Krikoryan, Bedros Keresteciyan, Bedros Zeki Garabedyan ve Mihran Apikyan isimli Ermeni dilbilimcilerin hayatı, ilmi şahsiyetleri ve Türk diline sundukları katkı ele alınmıştır.
Armenians have lived together with Turks for centuries. As a result of this coexistence, socio-cultural relations have developed between the Armenians and Turks in the historical process. One of them is the interaction seen in the language field. Armenians who have been intensely interested in Turkish since 13th century have created many Turkish works in this field. Besides producing many works in this field, The Armenians, who adopted the Turkish language as almost their own language, have created many works that are considered to be the pioneers of the field. These studies are important data in determining both the positive relationship of Armenians with the management and their place in the community's cultural life. During the Ottoman Empire era, many Armenian Turcologists were trained that have contributed to the development of the Turkish language. We believe in the recognition of these personalities who have produced these important studies in this field and the necessity to put forward the contribution they have offered to the development of the Turkish language. In this study; the lives, scientific personalities and the contribution to Turkish language by the Armenian linguists Artin Hindoğlu, Retyos Krikorian, Bedros Keresteciyan, Bedros Zeki Garabedyan and Mihran Apikyan are discussed.