Divan ve halk şiiri alanında verdiği eserlerle tanınan on dokuzuncu yüzyıl şairi Bayburtlu Zihni’nin Hikâye-i Garîbe adlı nesir türünde bir eseri de bulunmaktadır. 1845 yılında kaleme alınan bu eser, yazılı metni geç tespit edildiği için pek bilinmemektedir. Hikâye ilk modern eserlerin ortaya konulduğu döneme ait olması itibariyle dikkate değer yenilikler sergilemektedir. Halk hikâyesi ve mesnevi gibi geleneksel türlerle tam olarak örtüşmeyen eser bazı yönlerden Batılı türlere ait özellikleri içinde barındırmaktadır. Bunlar anlatının konusu ve başkişinin özellikleri gibi noktalarda belirginleşmektedir. Anlatının başkişisi Abdullah Bey’in yaşadıkları, Avrupa edebiyatında on altıncı yüzyıldan başlayarak roman türünün doğuşuna kadar edebiyat alanında önemli bir yer tutan pikaresk anlatının kahramanı Pikaro’nun maceralarını andırır niteliktedir. Bunun yanında başkişinin özellikleri tragedya kahramanıyla da benzerlikler göstermektedir. Bu makalede, hikâye metni biçim ve içerik açısından incelenmiş; metnin halk hikâyesi, mesnevi ve romana benzeyen ve onlardan ayrılan yanları üzerinde durulmuştur. Geleneksel ve modern türler arasında kaldığı için bir geçiş dönemi eseri sayılabileceği öne sürülmüştür.
19th century poet Bayburtlu Zihni who is known for his works on Ottoman Divan poetry and folk poetry, also had a prose named Hikâye-i Garîbe. This narrative that was written in 1845, is not well known because its written text were discovered late. Since the narrative belongs to a period when the first modern literary works were composed, it exhibits innovations that are worth noting. This narrative, which does not overlap with the traditional genres such as Turkish folk story and mesnevi, in some respects, contains certain features of modern genres. These are obvious with regards to its topic and the characteristics of protagonist. The experiences of the protagonist, Abdullah Bey, resemble Picaro's the protagonist of the picaresque novel, which possesses a significant place in the European literature starting from the 16th century until the birth of the novel genre. In addition, characteristics of Abdullah Bey are similar to features of the tragic hero. In this article, the text of the narrative was analyzed from the perspectives of style and content, and its features that resemble and differ from traditional and modern genres were emphasized. It was concluded that the narrative could be accepted as a transitionary text, for it remains between traditional and modern genres.