Tüm dünya üzerinde, özellikle de hâlihazırdaki Orta Doğudaki savaşlar, silahlı çatışmalar ve iç huzursuzluklar insanların güvenliğini ve hayatını tehdit etmeye devam ediyor. Bu kötü durumlardan daha çok etkilenen insanların ise genellikle zayıf ve korumasız durumda olan çocukların olduğu aşikârdır. Her insanın sahip olduğu gibi, her çocuk da etnik, yasal veya sosyal durumu ne olursa olsun herhangi bir tehlikeye karşı “koru(n)ma hakkı” vardır. Ama ne yazık ki, Suriye’deki çocuklar şu an dünyanın en büyük insani ve koruma/güvenlik krizi ile karşı karşıya kalmakta ve tüm dünya Suriyeli çocukları koruma ve onların güvenliğini sağlamada başarısız olmaktadır. “Soğuk savaşın sona ermesinden bu yana en kötü insani felaket olarak tanımlanan” Suriye iç savaşı, 18 yaş altında resmi olarak kayıtlara geçmiş 8.000 çocuğun öldürüldüğünü göstermektedir. Suriye krizi nedeniyle yerlerinden edilen insanların yarısından çoğu çocuk ve her iki dakikada Suriyeli bir çocuk başka bir yerde çocuk mülteci oluyor. Suriye içindeki çatışmalar, aileden ayır(ıl)ma, nüfus cüzdanlarının olmayışı ve dolayısıyla psikososyal sıkıntı, eğitime erişim, fiziksel ve cinsel şiddet, askere alma, işkence ve adam kaçırma ve temel hizmetlere sınırlı erişim eksikliği de dâhil olmak üzere günlük hak ihlalleri ile karşı karşıya kalan çocukların ruh ve akıl sağlığı üzerinde ciddi bir etki yaratmaya devam ediyor. Bu nedenle, sarsılmış, izole edilmiş, güven(lik)siz bir nesli ve bu felaketten acı çeken Suriyeli çocukları kurtarmak için, tüm dünyanın bir an önce harekete geçmesi kuvvetle önerilmektedir. Eğer bir an önce hızlı hareket edilmezse, bu masumlar kuşağı dehşet verici bir savaşın kalıcı bir kaybı olacaktır. Bu yazıda bu amaçla, Suriye'de daha önemli çocuk koruma/güvenlik sorunları olmasına rağmen, Suriyeli çocukların mevcut durumu ve sorunları aileden ayır(ıl)ma, silahlı kuvvetler ve gruplara katılım, sömürü ve cinsiyete dayalı şiddet, fiziksel zarar ve psikososyal sıkıntılardan koruma hakları bağlamında ele alınmıştır. Son olarak, çocuklara yönelik hiçbir şiddetin haklı olmadığı ve fakat çocuklara yönelik her türlü şiddetin önlenebileceği düşünüldüğünden, Suriyeli çocukların hakları için daha etkin mücadele bağlamında olası bazı öneriler sunulmuştur.
Wars, armed conflicts and civil unrests all over the world but especially in the Middle East continue to threaten the security and lives of people. The affected people from these bed situations are generally the children. As all human beings do have, every child also has “a right to protection” from any hazards regardless of his ethnic, legal or social status. But unfortunately, Syrian children are now facing the largest humanitarian and protection/security crisis in the world and the world fails to protect and secure them. Defined as the “worst humanitarian disaster since the end of the cold war,” the Syrian civil war has to date claimed over 8.000 documented killings of children under eighteen years of age. Over half of the people displaced by the Syria crisis are children and every two minutes, another child from Syria becomes a refugee. Within Syria, the conflict continues to have a severe impact on children’s well-being, with children facing violations of their rights on a daily basis including family separation, no access to education, physical and sexual violence, military recruitment, torture and kidnapping, limited access to basic services, lack of birth certificates and the resulting psychosocial distress. It is strongly proposed that the world must act to save a generation of traumatized, isolated, insecure and suffering Syrian children from catastrophe. If not moved quickly, this generation of innocents will become lasting casualties of an appalling war. For this purpose in this paper, although there are many key child protection/security issues in Syria, the current situation and problems of Syrian children are presented in the context of the rights to protection from family separation, recruitment into armed forces and groups, exploitation and gender-based violence, physical harm and psychosocial distress. Finally, as it is believed that no violence against children is justifiable and all violence against children is preventable, some possible recommendations to fight for the rights of the Syrian children were put forward.