Irak'ın Süleymaniye şehrine bağlı Karadağ kasabasında doğan Mevlânâ Hâlid-i Bağdâdî Hazretleri (ö. 1242/1827) Nakşibendi tarikatının 'Hâlidiyye' kolunun kurucusudur. O, Hindistan'ın Delhi şehrine giderek Müceddidiyye koluna mensup Abdullah Dehlevî'nin (ö. 1240/1824) hizmetinde bulunmuş ve bir yıl gibi kısa bir zamanda Nakşibendiyye, Kâdiriye, Sühreverdiyye, Kübreviyye ve Çeştiyye tarikatlarından icazet alarak geri dönmüştür. Bu makalede amaç, Hâlidîliğin özellikle Bingöl, Hakkâri ve çevresindeki etkisini tespit etmek olacaktır. Mesela Hakkâri çevresinde yaşayan Seyyid Tâhâ Hazretleri, Nakşibendiyye tarikatının Hâlid-i Bağdâdî’ye (öl. 1942) nispet edilen en önemli kaynaklarından birisi olarak kabul edilir. Bu bağlamda Seyyid Tâhâ-yı Hakkâri’ye ulaşan dört önemli silsile bulunur. İlki, Tâhâ el-Harîri ve Seyyid Tâhâ vasıtasıyla Hâlid-i Bağdâdî’ye ulaşan Esad Erbili’dir. (öl. 1931) İstanbul’da faaliyet gösteren önemli Halidî şeyhlerindendir. Mahmut Sami Ramazanoğlu (öl. 1984) Bolulu Muhammet Muhyiddin Efendi (öl. 1976) Yahyalılı Mustafa Hulusi Dinç, bu zatın halifeleridir. İkincisi, Alvarlı Muhammet Lütfi’dir. (öl. 1956) Bitlisli Muhammet Küfrevî’nin halifesidir. Silsile-i pir-i Küfrevî, Seyyid Tâhâ yoluyla Hâlid-i Bağdâdî’ye ulaşır. Üçüncüsü, Abdülhakim Arvasî silsilesi olup, Seyyid Fehim ve Seyyid Tâhâ-yı Hakkâri vasıtasıyla Hâlid-i Bağdâdi’ye ulaşır. Dördüncüsü, Haznevî silsilesi olup, Ahmet Haznevî (öl. 1949) Ziyaeddîn Fethullah Velknisî, Abdurrahman et-Taği, Sıbğatullah Arvasî ve Seyyid Tâhâ vasıtasıyla Hâlid-i Bağdâdî’ye ulaşır. Halifesi Abdülhakim Hüseynî’nin oğlu, Muhammed Raşit Erol (öl. 1993) döneminde bu silsile Türkiye çapında yaygınlık kazanmıştır. Aynı zamanda Seyyid Tâhâ-yı Hakkâri’nin, hocası Mevlânâ Hâlid-i Bağdâdî ile iletişiminin ve manevî rabıtalarının son derece güçlü olduğunu görmekteyiz. Seyyid Tâhâ, hocasıyla manevî bağını koparmamıştır. Buna karşılık Hâlid-i Bâğdâdi ise ona ikaz, irşat ve mektuplarıyla hep yol göstermiştir.
Born in the town of Qaradagh near Sulaymaniyah in Iraq, Mawlânâ Khâlid-i Baghdâdî (d. 1242/1827) is the founder of 'Khalidiyya' branch of Naqshbandi order. He has gone to Delhi in India and served for Abdullah Dehlavi (d. 1240/1824), a follower of Mujaddidi branch and within only a year, he has received initiation from Naqshbandiyye, Qaderi, Sohrawardi, Kobrawi and Chishti orders and he returned. The purpose of this article is to determine the effect of Khalidism particularly in Bingöl, Hakkâri and surrounding areas. Seyyid Tâhâ, for example, who lived around Hakkâri is deemed to be one of the most important sources attributed by the Naqshbandiyye order to Khâlid-i Baghdâdî (d. 1942). In this sense, there are four important golden chains (silsila) that reached Seyyid Tâhâ-yı Hakkâri. The first one is Esad Erbili that reached Khâlid-i Baghdâdî through Tâhâ el-Harîri and Seyyid Tâhâ (d. 1931). He is one of the important Khalidi sheiks active in Istanbul. Mahmut Sami Ramazanoglu (d. 1984), Muhammet Muhyiddin Efendi of Bolu (d. 1976) Mustafa Hulusi Dinc of Yahyalı are caliphs of this person. The second one is Muhammet Lutfi of Alvar (d. 1956), who is the caliph of Muhammed Kufrevî from Bitlis. Küfrevî reached Khâlid-i Baghdâdî through Seyyid Tâhâ. The third one is Abdulhakim Arvasî chain and through Seyyid Fehim and Seyyid Tâhâ-yı Hakkâri it reached Khâlid-i Baghdâdî. The fourth one is Haznevî chain and it reached Khâlid-i Baghdâdî through Ahmet Haznevî (d. 1949) Ziyaeddîn Fethullah Velknisî, Abdurrahman et-Taği, Sıbğatullah Arvasî and Seyyid Tâhâ. During the era of the son of his caliph Abdulhakim Huseynî, Muhammed Rasheed Erol (d. 1993) this chain has became nationwide in Turkey. In addition, we see that the communication and spiritual connections between Seyyid Tâhâ-ı Hakkâri and his master Mawlânâ Khâlid-i Baghdâdî is very strong. Seyyid Tâhâ never has severed his spiritual ties with his master; while Khâlid-i Baghdâdî always has directed him through warnings, guidance and letters.