1990’lı yıllar Türkiye açısından genel olarak ekonomik sorunlar ve siyasi istikrarsızların yaşandığı bir dönem olarak değerlendirilebilir. Bu dönemin sonlarına doğru, Türkiye’de 28 Şubat 1997’de post-modern darbe girişimi olarak da adlandırılan askeri bir müdahaleye tanık olunmuştur. Refah Partisi’nin iktidara gelmesinin ardından gittikçe arttığı düşünülen laiklik karşıtı söylem ve uygulamalar, ülke bütünlüğüne yönelik en önemli tehditlerden biri olarak görülmüş, bu durum ise 28 Şubat müdahalesine zemin hazırlamıştır. Yaşanan müdahalenin ardından, bu sürece sebep olduğu belirtilen gelişmelere önlem almak için birtakım düzenlemeler hayata geçirilmeye çalışılmıştır. Bu amaçla alınması düşünülen önlemler Tedbirler Listesi olarak düzenlenmiştir. Türkiye’de sivil toplum hayatının önemli kurumlarından olan dernek ve vakıflar da 28 Şubat sürecinden etkilenmişlerdir. 1980’lerin ortalarından itibaren sayıca anlamlı bir artış gösteren bu kurumlar, özellikle din eğitimi ve kültürel alanlardaki faaliyetleriyle dikkat çekmekteydiler. Bu faaliyetleri ise kimi çevreler tarafından kuşkuyla karşılanmaktaydı. 28 Şubat süreciyle birlikte çalışmaları “irticai faaliyet” kapsamında değerlendirilen bazı dernek ve vakıflar yakından takip edilmiş ve bunlara karşı birtakım önlemler alınmıştır. 1998’de askeri birimler tarafından hazırlanan bir raporda Türkiye’de toplam 517 dini vakfın bulunduğuna dikkat çekilmiştir. Bu vakıflardan 124 İslami vakfın ise irticai faaliyetlerde bulunduğu ileri sürülmüştür. Süreç içerisinde bu vakıflardan 20’den fazlası irtica gerekçesiyle kapatılmıştır. Araştırmada 28 Şubat müdahalesinin Türkiye’deki İslami dernek ve vakıflara etkisi ve bu doğrultuda sürecin devamında yaşanan gelişmelere değinilmiştir.
The 1990s can be regarded as an epoch when were experienced economical problems and political instability. Towards the end of this epoch, a military intervention which was also named post-modern military coup d'état, were went through on 28th 1997 in Turkey. Anti-secular discourses and activities which were thought to raised after coming into power of Welfare Party (i.e. Refah Partisi), were regarded as one of the most prominent threat against integrity of the state then this circumstance paved the way for military intervention of 28th February. Afterward a military intervention which was endured, several regulations were tried to be implemented in order to take measures against developments which triggered this process. Measures which were planned to take in order to actualise forementioned aime, was arranged as List of Measures. Associations and foundations which are significant institutions of civil society’s life, also were effected by February 28th process. These foundations which have notably increase since middle of the 1980s, have been drawing attention especially religious education and activities on the cultural realms. On the otherside those activities have been approached with suspicion by some circles. Along with February 28th process, some associations and foundations which their activities were presumed “reactionary activities”, were followed up closely and some precautions were taken against to them. There were totally 517 religious foundations in Turkey, was emphasized via a report prepared by military units in 1998. It was alleged that 124 Islamic foundations of these foundations carried out reactionary activities. More than 20 of these foundations were closed down on the grounds of reactionary, in the course of this process. In the present research has referred that February 28th Intervention’s effects on Islamic associations and foundations and in this direction developments which occured afterwards this process.