Yüce Allah, kullarını “ahsen-i takvîm” üzere, yani en güzel şekilde yaratmış ve bunun yanı sıra halk ettiği her şeyi de güzel yapmıştır. Yeryüzünde kalışları müddetince de mahlukatının üzerinden fazl u keremini eksik etmemiştir ve etmeyecektir. Fakat bütün bunların mukabilinde onlardan bu nimetlerin şükrünü ve icabını yerine getirmelerini istemektedir. Şu hâlde kul da tıpkı Allah Teâlâ’nın kendisine ihsanda bulunduğu gibi başkalarına ihsanda bulunmalıdır. Bu vesileyle Rabbinin rızasını kazanarak karşılığında O’nun katından daha büyük lütuflara mazhâr kılınacağı muhakkaktır. İşte bu noktada karşımıza ahiret hayatının tarlası olan dünya hayatının bereketli tohumu mahiyetinde “ihsan” kavramı çıkmaktadır.
Hem Kur’an-ı Kerim’de hem de hadis-i şerifte ihsan kavramına ve Yüce Allah’ın muhsin kullarına vurgu yapılması, bununla beraber ihsanın sıklıkla tavsiye buyurulması bu konunun ehemmiyetini ortaya koymaya kâfi olsa gerektir. Allah Teâlâ’ya layık bir kulluğun gerekleri olan iman ve sâlih amelden sonra hemen peşinden, yapılan işin en güzel şekilde yapılmasını ifade eden “ihsan” gelmekte ve böyleleri Kur’an’da “muhsin” olarak nitelendirilmektedir. Bu çalışmada da söz konusu öneminden dolayı hayatını ihsan üzere yaşamayı ilke edinmiş kullara vaat edilen dünya ve ahiret nimetleri incelenecektir. Dünya hayatında güzel davranışlar sergileyen, yaptıklarını güzel yapan muhsinlerin, bu ihsanlarının bir neticesi olarak gerek bu dünyada gerekse ahiret yurdunda nâil olacakları mükâfatlar ortaya konmaya ve açıklanmaya çalışılacaktır.
Allah Almighty has created His servants in “ahsen-i takvim”, that is, in the most beautiful way, and He has also made everything He has created beautiful. Allah Almighty has not and will not withhold His favours from His creatures during their stay on the earth. But in return for all this, He asks them to be grateful for these blessings and to fulfil their obligations. In this case, the servant should be grateful to others just as Allah has been gracious to him. In this way, it is certain that by gaining the consent of his Lord, he will be granted greater favours from Him in return. At this point, we come across the concept of “ihsan”, which is the fertile seed of the world life, which is the field of the hereafter life.
The fact that both the Holy Qur'an and the hadiths emphasise the concept of ihsan (good deeds) and the servants of Allah Almighty, and that ihsan is frequently recommended, should be sufficient to demonstrate the importance of this subject. After faith and righteous deeds, which are the requirements of a servanthood worthy of Allah, “ihsan”, which expresses the best way of doing the work, immediately follows, and such people are described as “muhsin” in the Qur'an. In this study, the blessings of the world and the hereafter promised to the servants who adopt the principle of living their lives in ihsan will be analysed. It will be tried to reveal and explain the rewards that muhsin, who exhibit good behaviours and do good deeds in the world life, will be rewarded both in this world and in the hereafter as a result of their good deeds.